degisti.com

zamanla her şey değişir…

Archives Mayıs 2011

Eminönü Mahmut Paşa Külliyesi

Mahmut Paşa Külliyesi, Eminönü’nde(http://www.degisti.com/index.php/archives/4313) kendi adını taşıyan semtte, Mengene Sokağı, Mahmutpaşa Mahkemesi Sokağı ve Şeref Efendi Sokağı’nın çevrelediği yapı adası üzerinde yer alır. 1460’lı yılların başında inşasına başlanan ve 1474 yılında tamamlanan külliyenin mimarı Atik Sinan’dır.

Read More

Kız Taşı – Markianus Sütunu

Kız Taşı ya da Markianus Sütunu, Fatih’de kendi adıyla anılan küçük bir meydanda, Kıztaşı Caddesi ile Kızanlık Caddesi’nin kesiştiği kavşakta bulunur. 450 – 457 yıllarında İmparator Markianus onuruna, vali Tatianus Decius tarafından yaptırılmıştır.

Osmanlı döneminde kendi haline bırakılan ve özel mülke ait bir bahçe içinde kalan bu anıt, bütün çevreyi yakan Çırçır yangınından (23 Ağustos 1908) sonra yapılan düzenlemelerde ortaya çıkarılmıştır. Üç kademeli, kabartmalarla süslü mermer bir kaidenin üzerinde yer alan ve korint başlıklarıyla birlikte toplam 17metre yüksekliğinde olan Kız Taşı, yekpare kızıl-gri granit bir bloktan oluşmaktadır.

Read More

Rumelihisarı Perili Köşk-Yusuf Ziya Paşa Köşkü

 Rumelihisarı’nda(http://www.degisti.com/index.php/archives/2588), Baltalimanı Caddesi’nde bulunan ve Perili Köşk olarak bilinen Yusuf Ziya Paşa Köşkü, İstanbul Boğazı’nın(http://www.degisti.com/index.php/archives/511) büyüleyici yapılarından biridir. Boğaz Köprüsü’nü cepheden gören tarihi köşk, 1910’lu yıllarda, döneminin önemli tüccarlarından biri olan Yusuf Ziya Paşa tarafından yaptırılmıştır.

I.Dünya Savaşı başlayınca, hem kalifiye eleman bulunamaması hem de Yusuf Ziya Paşa’nın işlerinin bozulması dolayısıyla yapının inşaası yarım kalmıştır. Koşullar ağırlaşınca Yusuf Ziya Paşa ailesi ile Mısır’a gitmiş; I.Dünya Savaşı’nın bitmesinin ardından İstanbul’a geri dönmüştür. Paşa, ikinci eşi Nebiye Hanım ve Nebiye Hanımın ilk eşinden olan kızları Sabiha ve Melek ile birlikte, vefat ettiği tarih olan 1926 yılına kadar köşkün 4.katında yaşamış; 1.katını ise kiraya vermiştir. Onun ölümü sonrasında da ailesi 1993 yılına kadar köşkte ikamet etmiştir.

Read More

Heybeliada

Heybeliada, Prens Adaları’nın ikinci büyük adasıdır. Bir zamanlar bakır madeni çıkarılan adaya, Rumca bakır anlamına gelen Halki denmiştir. Sonraları heybeye benzediğinden dolayı ada Heybeliada adını almıştır. Eni 2700 metre, boyu 1200 metre olan ada, yaz-kış nüfusunun en kalabalık, gidiş-gelişin en yoğun olduğu ikinci adadır.

Dört tepeden oluşan Heybeliada’nın en yüksek tepesi, doğusundaki 136 metre yüksekliğindeki Değirmentepe‘dir. Diğer tepeler; Taşocağı Tepesi, Makarios Tepesi ve Ümit Tepesi’dir, ki bu tepe 85 metre yüksekliğindedir. Ruhban Okulu bu tepede yer alır. Heybeliada’da yoğun yerleşme alanı, birinci tepe ile üçüncü tepeler arasında, batıya doğru uzanmaktadır.

Read More

Okmeydanı

Okmeydanı, İstanbul’un Haliç’e(http://www.degisti.com/index.php/archives/5934) bakan sırtlarında, Şişli(http://www.degisti.com/index.php/archives/15379) ile Kasımpaşa(http://www.degisti.com/index.php/archives/7702) arasında yer alan semtlerinden biridir. İstanbul’un tarihi meydanlarından biri olan Okmeydanı, 1100 dönümdür ve büyük bir tepeliğin güney ve kuzey yamaçlarını içine almaktadır. Kıyıda Haliç ve Kasımpaşa sınırları ile Hasköy’den geçen Piripaşa Deresi ve Hasköy sırtlarıyla sınırlıdır.

Hem ata sporu hem de savaşlarda saldırı ve savunma aracı olarak ilk sıralarda yer alan okçuluğa, Türkler eskiden beri büyük önem vermişlerdir. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un fethi sırasında, karargahını Kasımpaşa sırtlarına kurmuş; deniz savaşlarını, özellikle de Haliç’te meydana gelen savaşları buradan yönetmiştir. Fatih, aynı zamanda burayı okçuların talim ve eğitimini sağlamak için bir talimgah olarak kullanmış, İstanbul’u aldıktan sonra burayı okçulara tahsis etmiştir.

Günümüze 3 tanesi ulaşabilmiş olan kitabeli 19 sınır taşıyla, meydanın sınırları belirlenmiş ve bu sınırların ihlali kesin bir şekilde yasaklanmıştır. O tarihten beri de, bu geniş arazi Okmeydanı adını almıştır. Okmeydanı zamanla, halkın çevgen ve cirit oyunları tertiplediği, büyük kutlamalarda ya da felaketlerde bir araya toplandığı bir meydan haline gelmiştir.

Read More

Ayasofya Camii Şadırvanı

 

Ayasofya Camii Şadırvanı,caminin ana giriş kapısı olan güneydeki yan kapısının yakınlarında, avlunun ise güneybatı köşesinde yer alır. I.Mahmut döneminde 1740-1741’de,  erkeklerin abdest gereksinimini karşılamak amacıyla, diğer ek binalarla birlikte inşaa edilmiştir. Eser, İstanbul’daki şadırvanlar içinde gerek mimari oranları gerekse süslemesi ile özel bir yere sahiptir.

Read More

Harbiye

 

Harbiye, İstanbul’un Şişli(http://www.degisti.com/index.php/archives/15379) ilçesine bağlı bir semttir. Kuzeyinde Halaskargazi ve Teşvikiye mahalleleri, batısında İnönü ve Ergenekon mahalleri bulunan semtin, doğusunda Beşiktaş(http://www.degisti.com/index.php/archives/2589) ilçesi, güneyinde ise Beyoğlu ilçesi yer alır. Semt, 1834-1936 yılları arasında burada bulunan Mekteb-i Harbiye’den dolayı Harbiye adını almıştır.

Read More