degisti.com

zamanla her şey değişir…

Galata Kulesi

Galata Kulesi

Galata Kulesi, İstanbul’un Galata semtinde yer alır. Daha evvel burada bulunan ilk kule, Bizans İmparatoru Justianus tarafından, 528’de fener kulesi olarak inşaa edilmiştir. 1204 yılında 4.Haçlı Seferleri sırasında, büyük ölçüde tahrip olan kule, 1348 yılında Cenevizliler tarafından, Galata surlarına ek olarak yeniden yapılmıştır.

Galata Kulesi bodrumuyla birlikte 12 katlıdır. Yerden, çatısının ucuna kadar olan yüksekliği 69.90 metredir. Duvar kalınlığı 3.75 m, iç çapı 8.95 m, dış çapı ise 16.45 metredir. Kalın gövdesi işlenmemiş moloz taşından olan kulenin, yapılan statik hesaplamalara göre, ağırlığı yaklaşık 10.000 tondur. Bugün, kulenin üçüncü katını dışarıdan dolaşan tuğladan iki kuşak, beşinci kattaki pencerelerin sivri kemerleri ve kulenin üstünü örten sivri çatı, Osmanlı üslubunu yansıtmaktadır.Beşinci kattaki 0.35 m. çapında yedi tane top namlusu lumbarı, dikkati çekmektedir. Bunların, fetihten sonra yapılan inşaatta açıldığı kesindir.

Bizanslıların Büyük Burç (Megalos Pyrgos), Cenevizlilerin ise İsa Kulesi (Christea Turris) diye tanımladıkları yığma taştan inşa edilmiş olan ilk kule, Galata Kulesi’nin esasını teşkil etmektedir. Cenevizliler, kuleyi Bizans İmparatorluğu’na karşı savunma ve gözetleme amacıyla kullanmışlardır. Kule 1446 yılında, Galata Podestası Baldassaro Maruffo tarafından yükseltilmiştir. Fatih’in İstanbul’u  kuşatmasında Bizans’ı destekleyen Cenevizlilerin üssü de, bu kuledir. Fetihten sonra Fatih Sultan Mehmet, Galata surlarının bir kısmı ile kuleyi de 7.5 m. kadar yıktırmıştır.

galata_eski

Kule,1509’da “Küçük Kıyamet” olarak adlandırılan depremde, büyük zarar görmüş ve 1510 yılında Mimar Murat bin Hayrettin tarafından onarılmıştır. XVI. yüzyılda Kasımpaşa Tersanesi’nde çalıştırılan Hıristiyan esirlerin barınağı olan kule, III. Murat döneminde, Türk Astronomu Takiuddin tarafından yenilenerek gözlemevi olarak kullanılmıştır ancak bu rasathane 1579’da kapatılmıştır. 1638 yılında IV.Murat döneminde, Hazerfan Ahmet Çelebi, tahtadan yaptırdığı kartal kanatlarını sırtına takarak, Galata Kulesi’nden Üsküdar Doğancılar’a uçarak tarihe geçmiştir.

Galata Kulesi, 1717’den itibaren kös vurularak, gece yarısını haber vermede kullanılmıştır. Yine bu yüzyılda, burada bir mehterhane takımının yaşadığı, müzik aletlerinin tamiri için verilmiş 1780 tarihli bir dilekçeden anlaşılmaktadır.1794’de III.Selim döneminde ve 1831’de, yangınlardan zarar gören yapı, II. Mahmut tarafından 1832’de yeniden yaptırılmıştır. Bu onarım sırasında, en üst kata, ampir üslubunda 14 adet pencereli ve yüksek tavanlı bir salonu olan bir kat,onun üstüne yine 14 pencereli bir cihannüma katı ve etrafı çepeçevre dolaşan bir açık balkon ilave edilmiştir. Sivri çatısı, bir öncekine göre daha dik bir külah ile kapatılmış ve üzeri kurşun kaplanmıştır.

1875’de çıkan bir fırtınada, sivri külah çok zarar gördüğünden kaldırılmış; yerine sekizgen planlı ahşap bir kat ilave edilmiştir.Ayrıca ortada bulunan döner merdiven kaldırılarak, yerine 45 derece eğimli bir ahşap merdiven yapılmış; bir de uzun bir bayrak direği dikilmiştir.

 Bundan sonra kule, 1964’e kadar yangın kontrol istasyonu olarak kullanılmıştır. 1965-1967 yılları arasında, Belediye Başkanı Haşim İşcan tarafından tamir ettirilen kule, bu çalışmalarla, Sultan II. Mahmut dönemindeki haline getirilmiştir. 1967 yılında kulenin üst katı lokanta ve lokal olarak kiraya verilmiştir.

2000 yılında, tekrar küçük bir restorasyon geçiren kule, sonrasında turizme açılmıştır. Kulenin son iki katına kadar asansörle çıkılmakta, son iki kat için merdiven kullanılmaktadır. Dokuzuncu kattaki mekân kafeterya ve restoran olarak hizmet vermektedir. Galata Kulesi, hergün 09.00–20.00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Giriş ücreti 5.5TL’dir.

Paylaşmak ister misiniz ?

Admin

Website:

büşra dora için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir