degisti.com

zamanla her şey değişir…

Sultan III.Ahmet Kütüphanesi

Sultan III.Ahmet Kütüphanesi

Sultan III. Ahmet Kütüphanesi, Topkapı Sarayı Müzesi üçüncü avlusunda, Arz Odası’nın arkasında yer alır.  Sultan III. Ahmet (1703–1730) tarafından 1719’da yaptırılan kütüphanenin bulunduğu yerde daha önceleri, II. Selim için Mimar Sinan tarafından yapılan “Havuzlu Bahçe Köşkü” bulunuyordu.

 Cami ve kasırlarda kitap dolapları yerine başlı başına kü­tüphane binası kurmanın tercih edildiği Lale Devri’nde Sultan III. Ahmet, Saray-ı Cedid denilen Yenisaray’daki dağınık kitapları bir yerde toplamayı uygun bu­lmuş, II. Selim’in zaten bakımsız bir hal­de olan köşkünü yıktırıp yerinde, kendi adıyla anılan veya Enderun Kütüphane­si de denilen yeni bir kütüphane bina­sı yaptırmıştır. Yapının inşaatına 27 Rebiülevvel 1131’de (17 Şubat 1719) başlanmış, III. Ah­met, kütüphanenin temelini atmak üzere, dedesi Sultan I. Ahmet’in büyük camiini yaptırırken kullandığı ve Has Oda hazinesinde saklanan altın kazma­yı kullanmıştır. 23 Kasım 1719’da yapı törenle açılmıştır.

 

Kütüphanenin niçin ku­rulduğunu, içindeki kitapların nereler­den toplandığını, kütüphaneden hangi günler yararlanılacağını bildiren, dı­şarı kitap çıkarılmasını yasaklayan ve hizmetlilerde aranacak şartlarla, bunla­ra verilecek ücreti gösteren bir de vak­fiye düzenlenmiştir. Yalnız saray men­suplarına açık olan kütüphanenin, açılış tarihini taşıyan mükemmel bir de kata­loğu hazırlanmıştır. Kütüphanede Fatih Sultan Mehmet döneminden beri sarayda toplanmış yazma eserler, Hristiyan el yazmaları ile basılı kitaplar da bulunmaktadır. Ayrıca kütüphaneye sonraki yıllarda çeşitli bağışlar da yapılmıştır.

Lale Devri üslubundaki kütüphane, kesme taş ve mermerden inşaa edilmiştir. Tüm cepheleri mermer kaplıdır. İçerisindeki kitapların rutubetten zarar görmemeleri için yapının altına, yüksek pencereli bir de bodrum yapılmıştır.

 Cephenin ortasında, üç sivri ke­merli ve dört sütunlu bir giriş mekanı vardır. Üstü üç kubbe ile örtülü olan bu sahanlığa iki tarafından merdivenlerle çıkılır. Dışta ortada zengin rumi kabart­malarla süslü bir tacı olan, iki tarafında zarif su içme musluklarına sahip,mihrap biçiminde 1131 (1719) tarihli bir çeşme bulunmaktadır. İçeride, baş­ka bir benzeri olmayan bu çeşmenin arkasında ikinci bir çeşme daha vardır.

Esas mekan enine dikdörtgen planlıdır. Kapının tam karşısında, biz­zat Sultan Ahmet tarafından yazılmış manzum bir levhadan anlaşıldığına gö­re, hadis-i şerif okunmasına mahsus bir çıkıntı yer alır. Orta bölümü basık, kasnaksız büyük bir kubbe, ikişer sütunla ayrılan orta çıkıntı ve yan kanatları oymalı to­nozlar örter. Bunlar dıştan kurşun kap­lıdır.

 Altlı üstlü çok sayıda pencere içeriye bol ışık girmesini sağlar. Üst sıradakilerde renkli camlı alçı pencereler vardır.

Kubbe ve tonozların iç yüzlerinde, çok zengin biçimde renkli malakari tezyinat görülür. Duvarlar ise göz alıcı İznik çinileriyle kaplıdır. Bunların bir kısmı XVI. yüzyıla ait olup, Kara Mustafa Pa­şa Yalısı’ndan sökülerek burada tekrar kullanılmıştır. Kapı ve pencere kapakları ahşap üzerine sedef bağa ve fildişi kakmalı zengin bir de ağaç işçiliğine sahiptir. Kubbeli orta mekanda sütunlarla ayrılan aynalı tonozlarla örtülü üç bölüm, minderli sedirlerle döşenmiş ve önlerine ahşap oymalı rahleler kurulmuştur. Arkalarında kitapların muhafazası için telli dolaplar vardır. Günümüze gelen kitap dolapları XIX. yüzyılda yapılmıştır.

Kütüphanenin en ilginç eşyalarından  biri de, vitrin içinde sergilenen Sultanahmet Camii’nin ve kütüphanenin temel atma törenlerinde kullanılan kazmadır.

 

Linkler:

Sanattarihi.net

Paylaşmak ister misiniz ?

Admin

Website:

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir